İstanbul Byzantion olarak kurulduktan 1000 yıla yakın bir zaman sonra Roma İmparatorluğu hâkimiyeti altına girecek ve Byzantium ismi ile tarihi sürecine devam edecektir. Özellikle İstanbul mimari tarihçesi içinde altın bir dönemin başlangıcı olan Roma İmparatorluğu yapılarının elemanları, Bizans Dönemi ve sonrasında bazı yapıların içinde devşirme olarak kullanılsa da 1453 yılından sonraki Osmanlı Dönemi yapılarının temellerinde tarihin kucağında yatmaktadır.
İstanbul yerleşimin az olduğu veya olmadığı Tarihöncesi (Prehistorya) dönemlerden beri varlığını sürdürmüştür. Özellikle Yarımburgaz Mağarası ve civardaki Fikirtepe, Selimpaşa, Pendik gibi antik yerleşimler bunun kanıtıdır. İstanbul’un Prehistorya dönemi içindeki tarihini ilgili sayfamızdan okuyabilirsiniz. Sonrasında ise efsanelerle başlayan bir süreçte donanma komutanı Byzas tarafından kent Sarayburnu civarında kurulmuş, gelişen tarihi olaylarla kent surları Ahırkapı’yı içine alacak şekilde büyümüş ve gelişmiştir. Türlü savaşlarla boğuşmuş, kuşatılmış ve teslim alınmıştır. Prehistorya Dönemi sonrası olan bu dönemi anlatan İstanbul Byzantion kuruluş tarihi ile ilgili bilgileri de ilgili sayfamızdan detaylıca öğrenebilirsiniz. Ancak Byzantion için tarihi süreç yeni başlayacak ve çok yakında Byzantium tarihi Ortaçağ içinde yerini alacaktır.
Eski Dünya olarak adlandırılan bölgeyi topraklarına katan Roma İmparatorluğu, Byzantion ile ilişkilerini başlarda sıcak tutacak ve işgal edecek, yakıp yıkacak sonraları ise kalkındıracak ve geliştirecektir. Hatta öyle ki Byzantium Roma İmparatorluğu başkenti olacaktır. M.Ö. 27 yılında Roma Diktatörleri zamanı sonrasında Roma artık imparatorluk haline gelecek ve yayılmacı politikası ile bilinen Eski Dünya’ya hâkim olacaktır. Özellikle Portekizli denizci kâşiflerin daha dünyayı keşfetmesine yüzyıllar vardır. Tarihteki ilk Roma İmparatoru Augustus’tur. Augustus ise bazı kaynaklara göre Jül Sezar’ın evlatlığıdır. Bazı kaynaklara göre ise Jül Sezar’ın kuzeni Octavianus’tur.
Büyüyen Roma İmparatorluğu ve Byzantion’un Byzantium Olmadan Önceki İstanbul Tarihi
M.Ö. 27 yılında Augustus ile İmparatorluk rejimine geçen Roma imparatorları Byzantion’a imar anlamında bir şeyler yapmıştır. Özellikle İmparator Hadrian (M.S. 117-138), Byzantion’u ziyaret etmiş ve çeşitli imar planları ile kente yardım etmiştir. Hadrianus aynı zamanda Efes antik kenti gelişimine de katkı sağlamıştır. Hadrianus, dost ve müttefik Byzantion’a suyu ilk getiren Roma İmparatoru’dur. Bilindiği gibi Byzantion’un kurulduğu yer olan Sarayburnu ve civarının üç tarafı denizle çevrilmiş olsa da kentteki su sorunu yüzyıllarca devam edecektir.
Hadrian, Byzantion’a suyu, kentin batısından su yolları yaptırarak Haliç’in kenar mahallelerine kadar getirmiştir. Günümüze kadar herhangi bir kalıntısı olmayan bu isale hattı antik kaynaklarda geçmektedir. Hadrianus’un bu jesti Roma Dönemi Byzantion kentini daha yaşama elverişli hale getirmiştir. Kent, Bizans İmparatorluğu Dönemine kadar kent cazip hale gelmiştir. Byzantion kenti aslında her dönem yaşamak için caziptir. Ancak Roma İmparatorluğu tarafından yapılan bu jest kentin önemini görmek açısından stratejik bir noktadır.
Roma Cumhuriyeti Dönemi’nde Roma ile müttefik olan Byzantion, bu konumundan sonuna kadar faydalanmıştır. Birkaç yüzyıl boyunca adeta refah içinde Byzantion ismiyle anılmış ve yaşamıştır. Arkasında Roma Cumhuriyeti’nin ve sonrasında Roma İmparatorluğu’nun gücü bulunan Byzantion için durum kısa sürede değişecektir. Hatta bu değişimin artık geri dönülemez sonuçları olacaktır. Roma İmparatorluğu ise Eski Dünya’da savaşçı politikası ile yayılacaktır. İmparatorluk döneminde boşalmaya başlayan kasasını doldurmak ve sınırlarını tehdit eden diğer medeniyetler için seferlere çıkacaktır.
Byzantion’un Fethi ve Roma Dönemi’ndeki Adı olan Byzantium
Her ne kadar Byzantion kentine ithafen Latince Byzantium ismi Roma İmparatorluğu’nda Vespasian (M.S. 69-79) döneminde kullanılmaya başlanmış ve kent imparator tarafından Latinleştirilmiş olsa da Byzantion olarak anılmaya devam edilecektir. Roma İmparatorluğu’nda Septimus Severus, Roma tahtını Tuna Ordusu ile M.S. 193 yılında ele geçirdikten sonra hükümdarlığını ve hanedanlığını ilan etmiştir.
Bu tarihten sonra Septimus Severus’un Byzantion’u veya İstanbul’u fethetmesi farklı kaynaklara göre değişik sebeplere dayanmaktadır. Kimi tarihçilere göre Severus başa geçtikten sonra Byzantionlular Suriye Lejyonları Komutanı Pecennus Niger’i vergileri düşürme sözü verdiği için imparator olarak ilan etmişlerdir. Bu da Severus’un Byzantion’u ele geçirmesi için bir sebeptir. Kimi tarihçilere göre ise Byzantionlular Perslerle Severus aleyhine anlaşmıştır. Bundan dolayı da İmparator Severus kenti ele geçirmiş ve yakıp yıkmıştır. Tarih ise M.S. 194’tür. (Bazı kaynaklara göre ise M.S. 196 yılı Byzantion’un Roma İmparatorluğu tarafından ele geçirildiği yıl olarak verilmektedir.)
Septimus Severus, kenti yakıp yıkmış, köy statüsüne düşürmüştür. Hatta aynı yıl içinde Tekirdağ Arkeoloji Müzesi’nde eserleri bulunan günümüzde Marmara Ereğlisi olan Perinthos Antik Kenti’ne bağlamıştır. Byzantion artık Latince ismiyle Byzantium olarak anılacak ve İstanbul tarihi seyrine bu şekilde devam edecektir. Severus ve oğlu Caracallas Byzantium’da imar çalışmaları yapıp kenti tekrar ayağa kaldırmaya çalışacaklardır. Hatta Caracallas’ı onurlandırmak için kısa bir süre Byzantium’a Augusta Antonina denilecektir. Ancak bu isim kısa bir süre içinde unutacaktır.
Roma İmparatorluğu’nun Bölünmesi ve Milano Fermanı Döneminde İstanbul Byzantium Tarihi
293 yılında Roma İmparatoru Diocletianus, Roma İmparatorluğu içindeki iç savaşları ve kaosa sürüklenmeyi bitirmeyi düşünür. Bunun için Roma İmparatorluğu’nu ikiye ayırır. Artık Doğu Roma İmparatorluğu ve Batı Roma İmparatorluğu olarak tarihteki yerine devam edecek olan Roma İmparatorluğu, iki farklı imparator tarafından yönetilecektir. Bu yönetime Tetrarşi denilecektir. Batıdaki imparatorluğun başkenti Milano, doğudaki imparatorluğun başkenti de İzmit’tir.
313 yılında Batı Roma İmparatorluğu başkenti olan Milano’da (bütün kamusal binalar Roma’da olmasına rağmen imparatorluk bölündükten sonra başkent Milano’ya geçer) Doğu Roma İmparatoru olan I. Konstantin ile Batı Roma İmparatoru Licinius arasında Milano Fermanı imzalanır. Bu fermana göre Roma İmparatorlukları artık Hristiyanlığa daha esnek ve hoşgörü ile yaklaşacaktır. Ancak iki imparator da tek imparator olmak istediği için birbirlerine hoşgörü ile yaklaşmamaktadır.
324 yılında I. Konstantin ile Licinius arasında bugünkü Üsküdar ve Kadıköy civarında Hrisopolis Savaşı patlak verir. Savaştan I. Konstantin galip gelecek ve artık Büyük Konstantin olarak anılacaktır. Savaş sonunda Doğu ile Batı Roma İmparatorluklarını birleştiren I. Konstantin 325 yılında da Hristiyanlığı resmi din olarak benimsemiştir. 325 yılından 330 yılına kadar da birleşmiş olan Roma İmparatorluğu’nun başkenti yine İzmit’tir.
11 Mayıs 330 yılında I.Konstantin Roma İmparatorluğu başkenti olarak Byzantium kentini seçecektir. İmparator, Byzantium’a artık Nova Roma (Yeni Roma) ismini verecektir. Ancak 337 yılında I. Konstantin’in ölmesi üzerine Byzantium tekrar Konstantinopolis olarak tarihi sürecine devam edecektir.
Roma İmparatorluğu Dönemi Byzantium Mimarisi ve Yapıları
Byzantion kentinde, Roma İmparatorluğu hâkimiyetine geçip Byzantium olmadan önce Roma mimarisinin de temeli olan Yunan mimarisi etkileri görülmektedir. Detaylıca anlatılan Byzantion tarihçesi ve mimarisi ile ilgili sayfamızda bu konuda bilgiler mevcuttur. Roma İmparatorluğu mimarisi aynı zamanda Erken Hristiyanlık ve Bizans mimarisine de temel olmuş ve etkilemiştir.
Yunan ve Roma tapınakları Hristiyan kilisesi için bir prototip olamazdı, çünkü bu yapılar hem pagan geçmişle ilişkilendirilmiş hem de ibadet içeride değil dışarıda gerçekleştirilmiştir. Kilisenin ihtiyaç duyduğu ortak kullanım, yarı ortak ve kapalı kullanıma tekabül eden plan tipi Roma bazilikasıdır. Mekânsal kullanım, nef, koridor, apsis, kolonadlar, hepsi Hıristiyan ritüelinde yeniden düzenlenmiş geleneksel Roma bazilikasının bileşenleri olmuştur. Laik ve çok işlevli Roma Bazilikası’nın aksine, Hıristiyan bazilikası mekân kullanımında fonksiyonu kesin bir şekilde tanımlamıştır, kilisenin iç kısmı mozaikler ve fresk duvar resimleri, ahşap lentolar, avizeler, mermer sütunlar, değerli malzemelerle bezenmiş sunaklar ile süslenmiştir.
Roma İmparatoru Hadrianus’un Byzantion için yapmış olduğu antik kaynaklarca belirtilen su yolu ve kemerler, Roma’nın Byzantion için yapmış olduğu ilk imar çalışmaları denilebilir. Byzantium’da, Bizans Dönemi’ne gelinene kadar hemen hemen her Roma İmparatoru imar planları yapmış ve yapılar; tapınaklar, kamusal alanlar ve binalar, heykeller, anıtlar yaptırmışlardır. Bu durum Bizans Dönemi imparatorları için de geçerlidir.
Septimus Severus Dönemi İstanbul Byzantium Mimari Tarihçesi
Septimus Severus Byzantion’u yerle bir ettikten sonra ilk olarak ayakta kalan eski surların yıkılmasını emretmiştir. Ayrıca bu surların iki kilometre gerisine daha geniş surlar yaptırmıştır. Bu yapılan yeni surlar Septimus Severus Surları olarak anılmaktadır. Aynı zamanda bugünkü Sultanahmet Meydanı’na bir saray (bu saray daha sonraları Büyük Saray olarak anılacaktır) ve dört stoa merkezi geniş bir meydan (Tetrastoon) ve meydanın ortasına da güneşin efendisi bir Titan olan Helios’un heykelini yaptırmıştır.
Sultanahmet meydanının olduğu yerde yer alan ve güneye doğru dört yönde portikolarla çevrilmiş bu meydan yüzyıllarca işlevini sürdürmüş, daha sonra Augusteion olarak adlandırılmıştır. Meydanda Tyche ve Rhea’ya adanmış tapınaklar bulunmaktadır. Meydanın hemen yanındaki hipodromun bulunduğu alanda da Hekate’ye adanan tapınaklar mevcuttur.
İmparator aynı zamanda günümüzde Sultanahmet Meydanı dediğimiz meydana Hipodrom yaptırmıştır. Bu hipodrom Bizans İmparatoru I. Konstantin (Büyük Konstantin) zamanında genişletilecek ve asıl görkemine kavuşacaktır.
Ayrıca Haliç’te iki önemli liman vardır, Prosphorion limanı ve Neorion limanı. Prosphorion limanının yanında Demeter ve Temenos ile bağlantılı kültlere adanmış sunaklar bulunmaktadır. Strategion forumu da bu alandadır. Akropoliste ise Dionysos, Poseidon, Apollo, Artemis ve Afrodit’e adanmış tapınaklar vardır.
Byzantium İstanbul Tarihi İçinde Galata Bölgesi
Antik ismiyle Sykai (Peran en Sykais) veya Sykaena olarak bilinen ve günümüzde Galata olarak isimlendirilen bölgenin tam olarak ne zaman kurulduğu bilinememektedir. Ancak günümüzde bununla ilgili efsaneler veya söylentiler bulunmaktadır. Bu teorilerden birine göre Antik Yunanlılar, Galyalıların boğazı geçtikleri yeri Galatai olarak isimlendirilmesi sonucu bölgeye bu isim verilmiştir. Diğer bir teoriye göre ise M.S. 3.yy sonlarında çobanlar hayvanlarını burada otlattıkları ve sağdıkları için Galatas (Yunanca Sütçü) ismini almış olmalıdır. Konstantinopolis kaynaklarına göre ise bölgede bulunan incir ağaçlarından dolayı ‘İncirlik’ ismi verilmiştir. İnciri dalından koparınca daldan süt kıvamında akan beyaz sıvıdan dolayı bu isimle anılmıştır.
Byzantium Hinterlandı
Kentin dışındaki kırsal alanlarda tek tük ufak yerleşimler ve farklı kültlere ait tapınaklar olduğu antik kaynaklarda ve daha sonraki dönemde Bizans tarihçileri tarafından aktarılmaktadır. Bu anlamda Byzantium hinterlandının Silivri’den Pendik’e kadar uzandığı söylenebilir. Daha sonraki dönemde bu kalıntıların üzerine Bizans kırsal yerleşimleri, yazlık sarayları ve manastırları inşa edilecektir.
Yoros Kalesi Byzantium Dönemi İstanbul Tarihi
İstanbul Boğazı’nın Anadolu Kavağı semtinde yer alan Yoros Kalesi, Ceneviz Kalesi olarak da adlandırılmaktadır. Buradaki kazılarda milattan önceki dönemlere ait Dios, On İki Tanrı Sunağı, Zeus tapınak kalıntılarına rastlamıştır. Bölgedeki ilk yerleşimin ticari ve askeri amaçlarla Finike ve Yunanlılar tarafından yapıldığı anlaşılmıştır. Yunanlıların buraya kutsal yer anlamında Hieron dediği bilinmektedir.
Yoros Kalesi, Bizans İmparatorluğu’nun Latin İmparatorluğu olduğu ve zayıfladığı dönemde Cenevizlilerin eline geçmiştir. Latin İmparatorluğu’nun son bulduğu ve Paleologos Hanedanlığının tekrar hüküm sürdüğü yıllarda kale güçlendirilmiştir. Kalenin ilk yapıldığı tarih kesin olarak bilinmemektedir.
Ayrıca İlgili Linkler:
İstanbul gezilecek önemli Müzeler ve tarihi yerler
İstanbul Tarihöncesi Dönemi Tarihi
Byzantion Dönemi Tarihi
Konstantinopolis Tarihi
İstanbul Konstantiniyye Tarihçesi
İstanbul Tarihi Cumhuriyet Dönemi
Marmara Bölgesi Önemli tarihi ve antik kentleri
Ayasofya bilgileri
Aya İrini bilgileri
Kariye Müzesi bilgileri
Marmara Bölgesi fotoğrafları
Tetrarşi yönetimi ne demek
Hrisopolis Savaşı
İstanbul’da Su Tarihi
Roma İmparatorluğu’nda Hristiyanlık